top of page

Mutlu Günümüzde Yanımızda Olmanızı Dileriz

“Az sonra kapıyı çekip bu evden çıkacaktım. Bir kuyuya düşer gibi merdivenlerden inecektim. Tavanlardaki küfün, yerlerdeki mermerin kokusunu alacaktım. Sokakta yere baka baka yürüyecek, düşünecek, belki o üzüntüye benzer şeyi yeniden hissedecektim. Yanımdan tanımadığım ve bir ömür tanımayacağım onlarca insan geçecekti. Onlara bakacaktım ama kimseyi gözüm seçemeyecekti. Taksiye binecektim. Taksici hiç bakmayacaktı ben kimim. “Nereye abla?” diyecekti. İstanbul o kadar büyüktü ki, başka başka semtleri söylemek isteyecektim, hiç gitmediğim, isimleri kulağıma hoş gelen semtleri düşünecektim. “Balat,” diyecektim, “Bahçekapı, Vaniköy, Dragos...” İnecektim arabadan. Bizim apartmanın kapısının önünde duracaktım. Gri-siyah demir kapı kendinden parmaklıklı olacaktı, parmaklıkların ardı kirli cam, eski ayna ya da. Orada bir karartı görecektim. Omuzları ve gözleri düşük bir gölge.”



"Mutlu Günümüzde Yanımızda Olmanızı Dileriz" adlı öykümü KE Dergisinin Kasım - Aralık sayısında bulabilirsiniz.


"Suzan, suzan..."


Derginin e-kitap versiyonu ise şurada:



bottom of page