top of page

En Çok İnsanlar Ölür

uçakların beyaz çizgilerini görür. sessiz kuşları duyar.

ağaç kabuklarında salyangozları bulur.

kuru ağaç yapraklarını renklerinden tanır.


Geçen bana babaannemi sordu. Anlattım, dedim öldü.


“Anne ama insanlar ölmez ki.”


Yani yapraklar, ağaçlar, fareler, kuşlar, salyangozlar tamam. Ama insanlar?


En çok insanlar ölür Rüzgarcım. Öyle demedim tabii.


Aslında konuşmama çok iyi, çok sakin bir yerden başlamıştım. Fakat “ben ölmek istemiyorum” dudak bükmeleri aniden geldi. Arkadan hemen “Sen ölürsen” göz yaşları. Bende devreler yandı. Hikayenin bundan sonrasında anlattıklarımdan yeni bir din icat ederiz, öyle diyeyim.


Birkaç gün sonra okuldan çıkınca döküldü hemen: “Anne”. Soru işaretli ünlemli. “Biz ölünce bir daha dünyaya gelmiyormuşuz.”

Öhöm.

“Sen nereden öğrendin bunu?”

“Arkadaşım söyledi.”


Yol bitti. Eve girdik. “Toprağa giriyormuşuz,” diye devam etti kaldığı yerden. Hesap sorar gibi de hafiften.

“Olabilir,” dedim. Durdu durdu durdu. Gözleri parlayadı.

“Ama biz zaten toprağı severiz ya!”


Aha! Çocuğum yine kendi kendine bir yere bağladı konuyu diyordum ki, izlediğimiz çizgi filmde küçük kızın annesi öldü. Buyur buradan yak. “Ne zaman öleceğiz. Sen ne zaman öleceksin. Sen ölünce ben de ölecek miyim. Sen ölünce babam da ölecek mi. Ben yalnız mı kalacağım?” Okuyup ezberlediğim google cevaplarını verdim bir bir. Fakat google olacak iş değil, sorular soruları yarattı. Ne desem cevap olmayacak. Ölümlü sorular ansiklopedisinin kalın ciltleri arasında sıkışacağız. İmdaaat!


En sonunda bir durdum. Dedim ki “ben de bilmiyorum.”


Bilmiyorum.


Bir sessizlik. Oh be. Bilmiyorumun gücü. Sırtımı yasladım. Filmi de bitirdik. Gözü yaşlı ve üzgün şeyler ile iyi ve mutlu şeyler yan yana yürüdüler. Ayda garip yaratıklar ve sözleri anlaşılmayan çizgi film şarkıları. Konu içimde bir hafifledi. İşler kolaylaştı. Bilmemenin rahat, yumuşak kollarında durduk ikimiz.


Sonra, herhalde ertesi gün, yine okuldan sonra.


“Anne,” dedi, “biliyor musun, biz ölünce sadece kemiklerimiz kalıyormuş.” Sessizlik. “Arkadaşım söyledi.”


Uleeen!


Görsel: Jaimi Philips

Comentarios


bottom of page